Kathimerini’nin edindiği bilgiye göre, Türkiye Dışişleri Bakanlığı Cuma günü Yunan mevkidaşına, Yunan Sahil Güvenlik gemisinin Türkiye kıyılarının birkaç düzine metre açıklarına gelmesi konusunda talepte bulundu.
Protesto notunda, 20 Eylül’de yaşanan bir olaya ve 13 Eylül’de daha önce bilinmeyen ve Türk medyasında Pazartesi günü ortaya çıkan bir olaya atıfta bulunuluyor.
13 Eylül olayı, Rafnar sınıfı bir sahil güvenlik görevlisinin bir kaçakçının sürat teknesini Simi Adası’ndan Türkiye’nin karşı kıyısına, özellikle de Türkiye’nin güneydoğusundaki Datka bölgesine kadar kovalamasını içeriyordu.
Bir hafta sonra, 20 Eylül Cuma günü Sahil Güvenlik, göçmenleri Kos adasına bırakan bir kaçakçı sürat teknesinin peşine düştü. Bodrum sahilinin birkaç düzine metre açığında bir Yunan gemisi Türk vatandaşları tarafından rezerve edildi. Olay protestolara yol açtı.
Dün gece Türkiye İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Yunanistan Denizcilik Bakanı Christos Stylianides ile telefonda görüşerek iki olaya değindi ve Türk deniz sınırlarının ihlalinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.
Yunanistan Denizcilik Bakanlığı, bugün yaptığı açıklamada, iki bakanın Bodrum olayını görüştüğünü doğrulayarak, “yanlış anlaşılmalara yol açabilecek bu tür olaylardan kaçınmanın önemi konusunda anlaştıklarını” ifade etti.
“Gıda öncüsü. Tutkulu baş belası. Kahve fanatiği. Genel analist. Sertifikalı içerik yaratıcısı. Yaşam boyu müzik uzmanı. Alkol uzmanı.”
More Stories
Türkiye’de trafik bildirimlerine yeni şartlar
Wonderkids yurt dışında başarılı oluyor ancak Türk futbolunda eski alışkanlıklar kolay kolay silinmiyor | Türkiye
Türkiye, Asiaport OPS hizmeti sunan ilk liman oldu