Kasım 23, 2024

PoderyGloria

Podery Gloria'da Türkiye'den ve dünyadan siyaset, iş dünyası

Türk özel sektörü 2021 yolsuzluk endeksini nasıl okumalı? – Şirketler / Ticaret Hukuku

Türk özel sektörü 2021 yolsuzluk endeksini nasıl okumalı?  – Şirketler / Ticaret Hukuku

Bu makaleyi yazdırmak için tek ihtiyacınız olan Mondaq.com’a kaydolmak veya oturum açmak.

Yolsuzluk terimi genellikle emanet edilen gücün özel kazanç için kötüye kullanılması olarak tanımlanır. Yolsuzluk yalnızca halkın güvenini kırmakla kalmaz, aynı zamanda ülkelerin potansiyellerini açığa çıkarmalarını da engeller. Çeşitli araştırmalar yolsuzluk ve sürdürülebilir ekonomik büyüme arasındaki negatif ilişkiye işaret etmektedir. Girişimcilik, yatırım ve iş genişletme şeffaflık ve hesap verebilirliğe bağlıdır ve ancak yolsuzluk girişimlerine istikrarlı bir şekilde direnildiği bir ortamda gelişebilir. Bu nedenle, yolsuzlukla mücadeledeki performans, ekonomik kalkınmada da kilit bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.

Yolsuzluk, yasa dışı niteliği nedeniyle, çoğu zaman fiili durumu yansıtmayan kamu kaynaklarına başvurularak geleneksel yöntemlerle doğru bir şekilde ölçülememektedir. Kamunun yolsuzluk algısı, bir ülkedeki yolsuzluk seviyesinin bir göstergesi olarak en iyi sonucu verir. Yolsuzluk Algıları Endeksi (“TÜFE”)dizinUluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından her yıl yayınlanan, işadamları ve ülke uzmanlarıyla yapılan anketlerden elde edilen çeşitli sonuçları bir araya getiren ”).

Bu yılki endeks 25 Ocak 2022’de yayınlandı. Türkiye’yi 96. sırada yer alıyor.y geçen yıla göre 38 puanla 180’den 40. Türkiye ile ilgili gözlemler, esas olarak, yaklaşık on yıldır sürekli düşüşünü vurgulamaktadır. Devlet, artık gerçek bir kişinin rüşvet eylemleri nedeniyle bir tüzel kişiye idari para cezası vermesini gerektirmeyen Türk kabahatler kanununun değiştirilmesi de dahil olmak üzere, yolsuzlukla mücadele mevzuatının uygulanmasında önemli ilerleme kaydetmiş olsa da, halen özellikle uygulama söz konusu olduğunda gidilecek çok şey var. Mevzuatın etkin bir şekilde uygulanması gösterilmelidir. AB politika yapıcıları da tartışıyor, yasama zemini de özellikle kurumsal cezai sorumluluğa yönelik olarak geliştirilebilir.

2021 endeksi özel sektöre de bir uyarı niteliğinde. Risk temelli bir yaklaşımdan, bir ülkedeki yolsuzluk düzeyine ilişkin kamuoyu algısı ne kadar kötüyse, paydaşların o kadar fazla önlem alması gerekir. Yolsuzluk risklerini en aza indirmek isteyenler, kurumsal organları çerçevesinde yolsuzlukla mücadeleye yönelik politika ve prosedürler oluşturarak işe başlamalıdır. Yabancı Yolsuzluk Uygulamaları Yasası ve Birleşik Krallık Rüşvet Yasası gibi yabancı yolsuzlukla mücadele yasalarının ülke dışı faaliyetleri kapsadığı göz önüne alındığında, bu belgeler genellikle Türkiye’de yasal varlığı olan uluslararası şirketler için geçerlidir. Ancak, henüz bir ülke standardı haline gelmedi. İdeal olarak, yolsuzlukla mücadele politikaları, bir şirketin sektörüne, kapsamına ve büyüklüğüne bağlı olarak karşılaşabileceği riskleri değerlendirerek özelleştirilmelidir. Ancak her durumda, bozuk bağlantıları önlemek veya tespit etmek için güçlü kontrol ve kontrol mekanizmaları içermelidir. Yolsuzluğa karşı sıfır toleransı organizasyon kültürüne dahil etmek ve ihbarcıları kucaklamak da bir o kadar önemlidir. Şirketler, çalışanlara gerekli eğitimi vererek ve onları uyanık olmaya teşvik ederek, olumsuz bir olaya tanık olanların bunu bildirmekten çekinmemelerini sağlamalıdır. Raporlama mekanizması duyarlı olmalı ve konu ciddiye alınmalıdır. Ülkelerle aynı doğrultuda, bireysel yolsuzlukla mücadele çabalarının uğraştığı temel sorun yaptırımdır. Bir politika veya prosedürün içeriği, uygun şekilde uygulanmadıkça anlamsızdır. İç veya dış incelemeler, uygulamanın değerlendirilmesine ve sağlanmasına yardımcı olabilir.

READ  Yavaş Şehirler: Türkiye Sürdürülebilir Yaşamın Gelişimini Hızlandırıyor

Sonuç olarak, 2021 endeksi dünyanın geri kalanıyla birlikte Türkiye için de tatmin edici olmayan sonuçlarla geliyor. Bu hem kamuyu hem de özel sektörü uyarmalıdır. Karar alıcılar öncelikle devletin yolsuzlukla mücadele konusundaki başarısızlığını kabul etmeli ve hükümet düzeyinde toparlanmak için daha fazla çaba gösterilmelidir. Bu arada, özel sektörün kendisini hükümetin belirlediği çerçeveyle sınırlamaması daha iyi. İşletmeler bunu kendi ellerine almalıdır. Sıkı şirket kuralları başarının anahtarıdır. Uygulanabilirlik de bir diğer konu, çünkü Türkiye’nin tamamı için de büyük bir engel. İnsan faktörü var olduğu sürece ne ülkeler ne de şirketler yolsuzluğu ortadan kaldıramayacak. Ancak önceden belirlenmiş kurallara uyum, risklerin ve yükümlülüklerin yönetilmesine yardımcı olabilir. Muhbirler için rahat bir iş yeri sağlamak da büyük bir fark yaratabilir.

İlk gönderen Uyum ve Etik KurallarıVe 28.03.2022 tarihinde

Bu makalenin içeriği, konuya genel bir kılavuz sağlamayı amaçlamaktadır. Bu gibi durumlarda uzman tavsiyelerinin alınması tavsiye edilir.

Hakkında popüler yazılar: Türkiye’den Şirketler / Ticaret Hukuku

AB Kısıtlayıcı Önlemler: CySEC Genelgesi C489

Hukuk firması AGP | AG Bavitis & Company LLC

Kıbrıs Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (“CySEC”), 25.02.2022 tarihinde Düzenlenmiş Kuruluşlara yönelik C489 Genelgesini (“Yayın”) yayınladı…