New York Türk Evi’nde düzenlenen MEKTA Film Festivali, film gösterimleri ve diplomatik temaslarla çeşitlilik içindeki birliği kutluyor
Meksika, Endonezya, Kore, Türkiye ve Avustralya’nın da aralarında bulunduğu MIKTA üyesi ülkeler tarafından düzenlenen MIKTA Film Festivali, New York’taki Türk Evi’nde başladı.
Film festivalinin açılış törenine MIKTA üyesi ülkelerden diplomatik temsilciler, vatandaşlar ve çok sayıda sinemasever katıldı.
Al Turkvi’nin ev sahipliği yaptığı etkinliğin açılış konuşmasını yapan Türkiye’nin New York Başkonsolosu Reyhan Özgür, Türk Evi’nin birlik sembolü haline geldiğini, etkinliğin amacının “çeşitlilik içinde birlik” sağlamak olduğunu belirtti.
New York’un bir kültür ve çeşitlilik merkezi, aslında bir eritme potası olduğuna dikkat çeken Özgür, MIKTA Film Festivali’nin bu şehrin farklı kültürleri uyumlaştırma yeteneğini yansıttığını söyledi.
MIKTA ülkelerinin çok çeşitli kültürel zenginliklere sahip olduğuna işaret eden Özgür, film festivalinin üye ülkeler arasındaki farklı coğrafi, ekonomik ve kültürel bölgeler arasında köprüler kurmayı amaçladığını söyledi.
MIKTA 21. yüzyıldaki diplomatik faaliyetlere güzel bir örnektir
MIKTA’nın küresel yönetişimi iyileştirmeye yönelik birleşik çözümler bulmak amacıyla oluşturulmuş bir diplomatik girişim olduğuna dikkat çeken Başkonsolos Özgür, şöyle konuştu: “Geriye dönüp baktığımızda istişarelerimizin ve iş birliğimizin giderek daha kullanışlı ve ilgi çekici bir model ortaya çıkardığını görüyoruz. 21. yüzyılda diplomatik faaliyetlerin güzel bir örneği haline geldi.
“Mikta Film Festivali” kapsamında her Salı günü üye ülkelerden bir film Türk Evi’nde gösterilecek.
8 Mayıs’ta Türk evinde Endonezya’dan “Labuan Hati”, Meksika’dan “Macario”, Kore’den “Minari”, Avustralya’dan “Sweet As” ve Türkiye’den “Bir Zamanlar Anadolu’da” filmleri gösterilecek.
kaynak: haber odası
“Yayıncı. Sertifikalı analist. Sorun çıkaran. Serbest çalışan alkol yayıncısı. Kahve fanatiği.”
More Stories
Frankofon Film Festivali Mart ayında sinemaseverleri ağırlıyor
RSIFF Suudi seslerini, Vatikan’ı, Türk televizyonunu ve “Zorro”yu öne çıkarıyor
Guy Ritchie’nin Henry Cavill’li yeni filmi Türkiye’de çekilecek