Yıllardır Somalililer Türk ekonomisine önemli katkılarda bulundular, ancak grubun refahı, göçmen karşıtı duyguların yükselişte olduğu Türkiye’de artık bir istismar hedefi haline geldi. Kanada’nın Uluslararası Araştırma Merkezi Uluslararası Haklar ve Güvenlik Forumu’na (IFFRAS) göre Türkiye, ekonomik coğrafya ve jeopolitik üzerine odaklanan kendi gündemi olan fırsatçı bir ülkedir. Türkiye, Somali’nin kalkınmasını kolaylaştırmak yerine, devlet destekli şirketleri, borçla kaplı bir kalkınma tuzağının parçası olarak varlıklarını sömürmek için kullandı.
On yıl önce 2011’de, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali tarihinin en kötü kıtlıklarından birinin yıkımının ortasında Mogadişu’ya geldi. Bu süre zarfında, Türk Hava Yolları’nın Somali’nin başkentine uçuşlarının başlaması, bir hastanenin yeniden tasarımı, Türkiye’nin Afrika’daki en büyük büyükelçiliğinin Somali’de açılması gibi mega projeleri duyurması, Türkiye’nin misyonunun yardım ve yardım kapsamını aştığını gösterdi. Ankara bir bakış açısıydı. Somali’deki geleneksel bağışçılara bir alternatif. Tarihi ziyaret, Somali genelinde Erdoğan için büyük övgü topladı.
IFFRAS’a göre, on yıl sonra Somalililer, Türkiye’nin dosttan düşmana, ticaret ortağından korumacıya ve devlet inşaat şirketinden düpedüz yağmacıya dönüştüğünü anlamaya başlıyor. Somalililerin Ankara’da birçok mağazası ve danışmanlık firması var. Başkentin farklı sokaklarında Somali restoranları, berberler, marketler ve kadın kuaförleri de görülebilir.
Yakın zamana kadar Türk devleti yanlısı medya kuruluşları, Somalili girişimcilerin Türk ekonomisine katkısını geride bırakıyordu. Ancak son zamanlarda Somali’nin çoğunlukta olduğu mahallenin refahı Türkiye’de ihlallerin hedefi haline geldi. Nisan 2021’de, göçmen karşıtı yayınlarıyla tanınan sağcı bir gazete, bu bölgeyi bir raporda öne çıkardı ve ülkenin radarına koydu. Doğu Afrika ülkesinden işadamları ve sığınmacıların, “Ankara’nın merkezi olmak Somali oldu” başlığıyla Kızılay’da iki sokağı “kendi ülkelerine” çevirdiği belirtildi.
IFFRAS’a göre, sivil giyimli polisler o zamandan beri Somali’ye ait işyerlerini sık sık ziyaret etmeye, ara sıra kimlik kontrolleri yapmaya ve müşterileri taciz etmeye başladı. Eylül 2021’de, mahalleyi şoke eden bir olayda, polis bölgedeki birkaç Somalili işletme sahibini tutukladı ve uzaklaştırma emri vererek onları işlerini satmaya veya tamamen kapatmaya zorladı.
Şok edici bir olayda, “Somali” adındaki dükkan tabelaları veya Somali dilindeki ifadeler zorla söküldü veya Türkçe isimlerle değiştirildi, örneğin Somali Sufrası Güzelyurt Sofrası oldu. IFFRAS’a göre Somalililer ve dükkan sahipleri, güvenlik görevlilerinin baskısıyla tabelaların değiştirildiğini iddia ederken, güvenlik görevlileri bu tür işlemlerin belediye tarafından yapıldığını ve konuyla ilgili bilgilerinin olmadığını söyledi.
Görgü tanıklarının ifadesine göre, sokağa çıkan Somalililer, kimlik başvurusu yapmak gibi nedenlerle zorla karakola götürülüyor ve saatlerce bekledikten sonra serbest bırakılıyor. Somali ajanları bu uygulamalar nedeniyle artık sokaklarda kendilerini güvende hissetmiyorlar. Bu son deneyim onları gelecekleri konusunda endişelendirdi. Somalililerin işleri zarar gördü. İnsanlar artık mağazalarına gelmek istemiyor.
Polisin düşüncesine aşina olan bir kaynak, yerel yetkililerin öncelikle Somalililerin ve işletmelerinin Ankara’nın göbeğinde görünmesini istemediğini söyledi. Türkiye’de yabancı düşmanlığı artıyor ve polis Kızılay’da Somalilileri istemiyor. IFFRAS, Somalililerin şehrin göbeğinde görünmez olmalarını istediklerini söylüyor. (Ani)
(Bu hikaye Devdiscourse personeli tarafından düzenlenmemiştir ve paylaşılan bir beslemeden otomatik olarak oluşturulmuştur.)
“Bedava müzik aşığı. Sert yemek fanatiği. Troublemaker. Organizatör. Bacon fanatiği. Zombi aşığı. Seyahat bilimcisi.”
More Stories
Maliye Bakanı: Türkiye enflasyonla mücadele ederken büyüme sorunu yaşamıyor
214 Türk şirketi Stevie Uluslararası İşletme Ödülü’nü kazandı
Çinli otomobil üreticisi Chery, Türkiye’nin Samsun şehrinde fabrika kurmayı planlıyor